19 Ekim 2010 Salı

Gecikmiş bir yazı

Ve gitmişti!

Sağ çapraz yanımın boş kalmasına 1 ay geçmesine rağmen hala alışamadım sevgili okur.

Gidişine şahitlik etmemek için koca bir sene iple çektiğim yıllık izinlerimi hoyratça harcadım. Ver elini Sultanahmet, ver elini Eminönü, ver elini Taksim istikametinde kendimi sokaklara vurmuştum. Mısır Çarşısından geçerken içinde sıralı ceviz bulunan ve organik sucuk (Organic Faggot) diye satılan pestilden almadan da edememiştim.

Cevizli sucuğumu yerken onunla ilk tanıştığımız zamanı hatırladım.
Ne kadar da gıcık olmuştum ona. Saçlarını topuz yapmış, üstüne de dantel takmıştı. Uçan balona benzer bir etek vardı üzerinde. Cırt kırmızı çerçeveli gözlükleri vardı. Buldum yine bir entel diye düşünmüştüm.

İş yerindeki ilk günümün 3.saati falandı.
Ofisin derinliklerinden gelen kesik kesik bir ses duydum. Tavuk gıdaklaması gibi bişeydi ama ofiste tavuk ne arasındı ? Çok göze batmamak için bu gıdaklamanın ne olduğunu sormadım kimseye.

Derken gıdaklamanın gitgide bana yaklaştığını hissettim.
İçim hopladı, aman Allah'ım neydi bu, neydi !
Ödüm patlamak üzereydi ki bir el omzuma dokundu. Usulca zıpladım koltukta, arkamı döndüğümde kırmızı çerçevelerin ardından bana bakıyordu. Bu ses ondan mı çıkıyordu ??


5 kız öğlen yemeğine çıkmıştık.
Sırayla bana soru soruyorlardı. Kafam allak bullak olmuştu. Bunların hangisinin adı Pınar, hangisi Çiğdem hangisi Begüm'dü ve diğerlerinin adı neydi ?

Bu sorularla kafamı yastığıma gömüp uyumaya çalıştım.
Gece Ekinox bezine çok çiş yapmış, her yeri ıslatmış ve beni de uyutmamıştı.

Ertesi gün uyur-gezer gibiydim ve aynı kesik sesle kendime geldim.
Ses aynen şöyleydi : A-a-a-a-a-a-a-a (Okurken ritm ve bas ekleyin lütfen.)

Şaşkınlık içinde bu sese gülmekten bayılmak üzere olduğumu farkettim.

Bu kız ne acayip gülüyordu ?
Ama bu kız ne kadar da sevimliydi !
Bu kız ne kadar cana yakındı !
Ay bu kıza niye bu kadar yakın hissediyordum kendimi ?
Ve bu kız niye bu kadar kaslıydı ?

Off Pınar!

Kimse senin gibi gülmüyor burada.

Veda yemeğinde "birbirimizi geç bulduk ama iyi ki bulduk" diyebilmiştim sadece.
Özkan'ın şarkı ve türkülerinden fırsat bulamamıştım başka şeyler söylemeye.

Özetle seni çok özlüyorum kaslı kahve arkadaşım.

Not:
Diğer SBM kızları alınmayın sakın hepinizi seviyorum ama hepimiz özlemiyor muyuz Pınar'ı ?

Sevgiler ..

7 yorum:

  1. Kübişşşşşşş sabah sabah Pınar'ın kahkahası kulaklarımda çınladı resmen :) çok özledim valla :(

    YanıtlaSil
  2. Off ben de yaaa.. Demincek konuştum telefonla. Yemekten dönüyormuş, asansördeysen kapatalım dedim. Yok şekerim yürüyen merdivenle gidiyorum ofise dedi :) Bu kız Nasa'ya geçti de bizi mi kandırıyor ??

    YanıtlaSil
  3. Yürüyen merdivenle ofise gitmek ne ya?????? ahahahah akşam alıcam ifadesini ben onun :))))))

    YanıtlaSil
  4. :) cnm bnm cok gzl yazmıssın yine..

    pınarı bende özlüyorum gerçekten

    ilk iş günümde aklımda kalan tek simaydı pınar :)

    YanıtlaSil
  5. bak bak bak biz hiç yer bile etmemişiz demek ki :PPPPP dökül sinem dökül :)))

    YanıtlaSil
  6. seçilcim senin yerinde ayrı; ilk iş görüşmemde aklımda kalan tek simasın :)))

    YanıtlaSil
  7. bırrrrraaaaaaakkkkkk bu ayakları ufaklık :PPPP

    YanıtlaSil