2 Ağustos 2010 Pazartesi

Mutfakta neler oluyor ?!?

Efendim bilenler bilir SBM mutfağı pek küçük, pek naif ve pek sıcaktır (tahmini kazan suyu derecesinde). Ayrıca oraya girmek garnizon komutanımız tarafından bizlere yasaklanmıştır. Vefakat biz basit erler tüm cesaretimizi toplar her sabah oraya üşüşmek sureti ile toplanır, çayımızı alır, Oktay'la -ki mutfaktaki masada yaşar kendisi- iki lafın belini kırarız.

Her pazartesi sabahı şirketteki birkaç sünger arkadaşımız tarafından ambsorbe edilmesi için şişe şişe içecek (kola,soda,meyve suyu v.s.) gelir mutfağımıza. Bu ürünleri her pazartesi sabahı bize getiren emekçi abiye de "malzemeci" denir. Oktay arada bir malzemeciyi arayarak "mallar hazır mı" diye sorar.

Yine bir pazartesi sabahı (yani bugün) malzemeci malları getirmiş ve pek dar mutfağımız daha da daralmıştı.O hengamede biz de kendi derdimize düşmüş çay kapmaya çalışıyorduk. Total toplamda içeride 5-6 kişi oluvermiştik. Biz çay diye debelenirken kapıdan bir ışık demeti içeri girdi. Bu demet bir Pınar'dı. Pınar'cığım geçen haftaki uyarılarımı dikkate almayıp yine uçları dantelli süper mini bir etek giymiş, üzerine uçuk pembe bir bluz geçirmiş, saçını toplayıp bluzu ile aynı renk bir saç bandı ve 35 çeşit gözlük çerçevelerinden en uygununu takmıştı.Ayağındaki terlikler ise gümüş rengiydi. Tek kusuru ayaklarının 40 numara olmasıydı. Neyse bunu es geçiyorum. Özetle Pınar bugün, yine bütün ofis kızlarını sinir edecek tüm argümanları üzerinde barındırıyordu.

Pınar dar mutfağa girince dolaba yaslanmış malzemeci emekçi yerinden doğruldu, üzerini düzeltti ve Pınar'a "hoşgeldiniz" dedi. Pınar da karşılık verdi. Oysaki 3 saniye önce içeri Murat, Hüseyin, İbrahim ve ben girmiştik. Hadi bizim beylere "hoşgeldiniz"i beklemeyeyim ama bu adam bana bile nezaketen "hoşgeldin" i geç hello, mello bile dememişti.
Neydi Pınar'ın biz 4 sâbiden farkı !

Hepimiz çok alınmıştık. Ama Pınar kazanmıştı.
O son gelmesine rağmen Oktay ona ilk çayı vermişti.

Bu gelişmeler üzerine çay almaktan vazgeçtim, meyve suyu kolisine eğildim.
Ambalajı açamadım, adam bana bir falçata uzattı.

Ve Pınar kalabalığı yararak mutfaktan çıktı. Onun arkasından yüzyılın en kaba insanı seçtiğim malzemeci yine ona ithafen "iyi günler" dedi.

2 yorum:

  1. derin mevzular; biliyorsun hiçbiri göründüğü kadar basit değil...

    YanıtlaSil
  2. Çok rica ediciim ayaklarım 39 numara:p

    YanıtlaSil